Salı, 20 Muharrem 1447 | 2025/07/15
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK-BA-2025-MB-TR-23 H. 15 Muharrem 1447
M. Perşembe, 10 Temmuz 2025

Pakistan Yöneticilerinin İhaneti ve Normalleşme Hamlesi: Hain Abraham Anlaşmaları’na Katılmanın ve Trump’ın Amerika’sı ile Yahudi Varlığının Çıkarlarına Hizmet Etmenin Başlangıcıdır

Trump yönetimindeki ABD, Amerikan çıkarlarına hizmet eden ‘Yeni Bir Orta Doğu’ oluşturma çabası içerisindedir. Bu çıkarların en başında ise, Amerika’nın İslam coğrafyasındaki ileri karakolu olan Yahudi varlığının güvenliğini, emniyetini ve genişlemesini sağlamak gelmektedir. Amerika, Yahudi varlığını siyasi, ekonomik ve fikri olarak bölgenin hâkim gücü haline getirmeyi amaçlamaktadır. Amerikan ajanları ise bu projeyi hızla hayata geçirme ve efendilerinin çıkarlarına hizmet etme yarışına girmişlerdir. Körfez ülkeleri ve Sudan’daki Ruveybida yöneticilerle başlayan normalleşme sürecine şimdi de Pakistan Genelkurmay Başkanı Asım Münir de dahil olmuştur. Münir, Pakistan Hava Kuvvetleri şahinlerinin, Pakistan’ın ezeli düşmanı Hindistan’a karşı kazandığı zaferi heba etmiştir. Sonra “Gazze, Lübnan ve İran kasabı” olarak nitelendirilen ABD Başkanı Donald Trump’ı Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermiştir. Bu fikir Yahudi varlığının liderinin o kadar hoşuna gitmiştir ki, o da Trump’ı barış için değil, “Nobel Savaş Ödülü”ne aday göstermiştir.

Şimdi de Pakistan’daki siyasi piyonlara bu şeytani projenin uygulanması için zemin hazırlama görevi verilmiş görünüyor. Başbakan Siyasi İşler Özel Yardımcısı Rana Sanaullah, Pakistan’ın İbrahim Anlaşmaları konusunda İslam Dünyası’nın pozisyonunu takip etmesi gerektiğini ileri sürerek, “Eğer Suudi Arabistan, Türkiye ve İran ile konunun doğrudan muhatabı olan Arap ülkeleri bir karar verirse, Pakistan’ın da bu karara katılması gerekir” dedi. Öte yandan Dışişleri Bakanı İshak Dar ve Savunma Bakanı Hoca Asıf da, Pakistan’ın anlaşmaya katılmayacağını belirterek, “İsrail”i tanımanın, ülkenin iki devletli çözüm önerisini desteklemesiyle çelişeceğini ve Pakistan’ın ulusal çıkarlarına hizmet etmesi durumunda ancak düşünülebileceğini” vurguladı

2020’de ABD’nin güdümünde hayata geçirilen ‘İbrahim Anlaşmaları’, BAE, Bahreyn, Umman ve Sudan’la onur kırıcı ve haince bir normalleşmeye kapı araladı. Elçiliklerin açılması, ticaret anlaşmalarının imzalanması ve teknoloji alanında iş birliği gibi adımlarla, bu ümmetten kopan yöneticiler, Pakistan halkının saf akidesini çiğnemeye devam ediyorlar. İbrahim Aleyhisselam’ın Yahudiler ile Hristiyanlardan açıkça berî olduğu gerçeğini göz ardı ediyorlar. Çünkü Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

مَا كَانَ إِبْرَاهِيمُ يَهُودِيّاً وَلَا نَصْرَانِيّاً وَلَكِنْ كَانَ حَنِيفاً مُّسْلِماً وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ“İbrahim, yahudi de, hıristiyan da değildi, ama doğruya yönelen bir müslimdi; ortak koşanlardan değildi.” [Ali İmran 67] Bu yöneticiler de yakında “Abraham Anlaşmaları”na katılacaklarını söylüyorlar; İngiliz yetiştirmesi Amerikan ajanı Suudi hanedanı, İran’ın despot yöneticileri ve münafıkların şahı Erdoğan’ın Türkiye’si gibi İslam Dünyası’ndaki diğer rejimlerin öncülük etmesinin ardından kendilerinin de bu yolu izleyeceklerini iddia ediyorlar. Böylece Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu hükmüne aykırı hareket ederek körü körüne birilerini taklit etmeyi yeğliyorlar:

لَا تَكُونُوا إِمَّعَةً تَقُولُونَ إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَحْسَنَّا، وَإِنْ ظَلَمُوا ظَلَمْنَا، وَلَكِنْ وَطِّنُوا أَنْفُسَكُمْ، إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَنْ تُحْسِنُوا، وَإِنْ أَسَاءُوا فَلَا تَظْلِمُوا“İnsanlar iyilik yaparlarsa biz de iyilik yaparız; zulmederlerse biz de zulmederiz”, diyen zayıf karakterli kimseler olmayın. Bilakis iyilik yaptıklarında insanlara iyilik yapmayı, kötülük yaptıklarında ise onlara zulmetmemeyi içinize (bir ilke olarak) yerleştirin” [Tirmizi]

Gerçekleri manipüle edip yenilgiyi zafer olarak lanse etme eğilimleri devam ediyor. Nitekim Silahlı Kuvvetleri aslanlarının Hindistan karşısındaki zaferini heba ederek Keşmir’i peşkeş çekmişlerdir. Hindistan’ın İndus Suları Anlaşması’nı askıya almasına göz yummuşlardır. Sonra da bunu bir “zafer” olarak ilan ederek Genelkurmay Başkanı’nı “Mareşal” rütbesine terfi ettirmişlerdir. Şimdi de sözde “iki devletli çözüme” tutunarak aynı aldatmacayı tekrarlıyorlar. Bu ihanet dolu tutumu ‘onurlu bir duruş’ diye yutturmaya çalışıyorlar! Gerçekte bu proje, Yahudi varlığının Mübarek Toprak Filistin’in %80’inden fazlası üzerindeki mevcudiyetini pekiştirmekte ve halka bir zafer gibi pazarlanmaktadır. Aynı aldatmacayı, Oslo Anlaşmaları kapsamında büyük hain Yaser Arafat da yapmıştı. Arafat o anlaşmalarda, Yahudilerin Mübarek Topraklar’ın %20’sinden daha azı üzerinde bir Filistin devletini tanıması karşılığında, Yahudilerin Mübarek Toprağı işgalini kabul etmişti!

Ey Pakistan Müslümanları! Özellikle de ey silahlı kuvvetlerin yiğit mensupları! Siyasi yöneticileriniz ve askeri komutanlarınız, Yahudilere ve Hristiyanlara olan bağlılıklarını açıkça ilan etmişlerdir. Onlar, artık Trump ve Netanyahu ordularının bir neferi olmuşlardır. Efendilerine hizmet eden herhangi bir anlaşmayı imzalamaktan asla utanmamaktadırlar. Bu, İslam’dan irtidat etmek (dinden çıkmak) veya onların yeni “İbrahimî” dinine uymak, hatta İlk Kıblemiz ve üç kutsal mescidin üçüncüsü olan Mescid-i Aksa’yı teslim etmek anlamına gelse bile! Bu kasıtlı ihanet, onların ümmetin düşmanlarına olan sadakatlerinin bir sonucudur. Sakın aldanmayın! Sizin dilinizden konuşmaları, hatta Kur’an-ı Kerim okumaları bile bir şey değiştirmez; onlar, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın haklarında bizleri uyardığı münafıkların ta kendileridir.

وَإِذَا رَأَيْتَهُمْ تُعْجِبُكَ أَجْسَامُهُمْ وَإِنْ يَقُولُوا تَسْمَعْ لِقَوْلِهِمْ كَأَنَّهُمْ خُشُبٌ مُّسَنَّدَةٌ يَحْسَبُونَ كُلَّ صَيْحَةٍ عَلَيْهِمْ هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْ قَاتَلَهُمُ اللهُ أَنَّى يُؤْفَكُونَ“Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider, konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Onlar sanki duvara dayanmış kütükler gibidir. Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. Düşman onlardır. Onlardan sakın. Allah onların canlarını alsın. Nasıl bu hale geliyorlar?” [Münafikun 4] Onlara engel olmalı, iktidarlarını devirmeli ve Raşidi Halife’ye biat etmelisiniz. Halife, Allah’ın indirdikleriyle hükmedecek, Mescid-i Aksa ve İsra yurdunu kurtaracak, Hint Alt Kıtasını Daru’l-İslam’a geri döndürecek ve iki milyarlık ümmeti Kelime-i Tevhid bayrağı altında toplayacaktır.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER