Cumartesi, 22 Safer 1447 | 2025/08/16
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
İki Devletli Çözüm, Filistin Meselesine Yönelik Sömürgeci Bir Çözümdür!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

İki Devletli Çözüm, Filistin Meselesine Yönelik Sömürgeci Bir Çözümdür!

Haber:

Gazze hala yanarken, her gün onlarca insan bombardıman ve açlık nedeniyle hayatını kaybederken, Batı Şeria'da barbar işgalcinin eliyle şiddet tırmanırken, özellikle bazı Batılı ülkeler, bölgede on yıllardır süren çatışmanın çözümüne zemin hazırlayacağını iddia ettikleri iki devletli çözüme yönelik çabalarını yeniden hızlandırdı.Zira Fransa, İngiltere ve Kanada gibi ülkeler, belirli şartların yerine getirilmesi halinde Filistin devletini tanıyacaklarını açıkladılar.Ayrıca temmuz ayında New York'taki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi'nde Fransa ve Suudi Arabistan'ın başkanlığında düzenlenen üst düzey uluslararası konferansta, iki devletli çözümü gerçekleştirmek için somut adımlar atılması gerektiği tartışıldı.Konferans, bu hedefi destekleyen yedi sayfalık bir bildiri ile sonuçlandı ve bu hedef, Arap Birliği ve Avrupa Birliği üye ülkeleri tarafından da desteklendi.

Yorum:

Filistin meselesine yönelik iki devletli çözüm, sömürgeci Amerika’nın çözümü olup bu çözüm, çeşitli sömürgeci devletlerin, kan dökücü vahşi Yahudi varlığını destekleme ve pekiştirme rolünden uluslararası kamuoyunun dikkatini başka yöne çekmeye ve kendilerini barış elçisi olarak göstermeye çalışmak için her seferinde ortaya çıkardıkları bir çözümdür; bu ise gerçeklerden çok uzak bir şeydir.Bu durumda, sömürgeci güçlerin Filistin devletini tanımaya yönelik çağrıları, Gazze halkına yönelik bu soykırımda işgale silah sağlamak yoluyla sürekli olarak işledikleri suçlara karşı yerel ve uluslararası öfkeyi başka yöne çekmeye çalıştıkları bir sis perdesinden başka bir şey değildir.Yine bu, sahada hiçbir şeyi değiştirmeyen diplomatik bir tiyatrodan başka bir şey değildir!

Bu sömürgeci hükümetler, Filistin devletinin Yahudi devleti ile barış içinde yaşayacağı varsayılan iki devletli çözümün uygulanmasının, tamamen hayal ürünü, pratiği olmayan ve gerçeklikten kopuk bir fikir olduğunu çok iyi biliyorlar.Aslında bu durum, diplomatik çevreler arasında açıkça alay konusu haline gelmiştir; zira diplomatlar, 200'den fazla yerleşim yeri ve yaklaşık 700 bin yerleşimcinin dahil olduğu ve işgalci tarafından tamamen tahrip edilmiş işgal altındaki Batı Şeria’nın kendisinden ayrıldığı Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi'nde devlet kurmanın bir yolu olmadığını bilmektedirler.Ama yine de, sanki Yahudi varlığının Filistin halkına karşı onlarca yıldır uyguladığı zulmü, toprak gaspını, toplu katliamları, hapis cezalarını ve etnik temizliği ortadan kaldıracak sihirli bir değnekmiş gibi iki devletli çözüm fikrini sallamaya devam ediyorlar!

Ayrıca iki devletli çözüm çağrıları, Yahudi varlığının Filistin halkına karşı devam eden suçlarına son vermeyeceği gibi "Büyük İsrail"i kurma ve tüm mübarek toprakları ele geçirme yönündeki yayılmacı hedefini de durdurmayacaktır.Bu, Yahudi varlığının politikası için açık bir yoldur. Aslında Yahudi hükümeti, Kudüs'ün doğusunda yer alan "Maale Adumim" adlı büyük yerleşim birimini Kudüs’e bağlayacak olan E1 bölgesinde binlerce yeni konut birimi inşa etme planını tartışıyor. Bu da 4.000'den fazla yerleşim birimi inşa etmek için yaklaşık 3.000 dönüm arazinin çalınmasına yol açacağı gibi Batı Şeria'nın daha fazla bölünmesine, parçalanmasına ve izole edilmesine de yol açacaktır. Ayrıca Netanyahu, Gazze Şeridi'ni işgal etme planlarını da açıklamıştır.

O halde iki devletli çözümün sadece bir hayal olduğu gayet açıktır! Nitekim insan hakları avukatı Rabea Eghbariah şöyle diyor: “Gerçek şu ki, iki devletli çözüm artık bir yanılsamaya dönüşmüş olup yerleşik tek devletli gerçekliği gizlemek için tekrarlanan bir slogan haline gelmiştir. Ürdün Nehri'nden Akdeniz'e kadar “İsrail”, Filistin halkının tamamının hayatını, eşit haklar ve eşit temsiliyet olmadan ve Yahudilerin üstünlüğünü korumak için inşa edilmiş bir sistemle kontrol etmektedir.”

Peki o zaman Filistin devleti nasıl olacak?Gerçek bir egemenliği olmayan, tutunacağı bir toprak parçası olmayan,ekonomik sürdürülebilirliği olmayan,suları ve hava sahası üzerinde kontrolü olmayan, kendisini düşmanlarından koruyacak bir ordusu olmayan ve dünyaya hiçbir uluslararası hukuku, anlaşmayı, ahlaki standartları veya devletlerin egemenliğini umursamadığını kanıtlamış suçlu bir işgalci varlık tarafından çevrelenmiş bir devlet olacaktır! Diğer bir ifadeyle anlamsız bir devlet olacaktır! Bir de buna, iki devletli çözümü kabul etmenin, mübarek toprakların %20'si veya daha azı üzerinde bir Filistin devletinin kurulmasını kabul etmek anlamına geldiği de eklenmelidir! Bu da Yahudi varlığının Filistin topraklarını çalmasını, etnik temizliğini, Filistin halkını kitlesel olarak yerinden etmesini, toprak üzerindeki kontrolünü genişletmek için terörizmi, katliamları, tutuklamaları ve ev yıkımlarını kullanmasını ve suçlu işgalin kalıcı sınırlarını tanıyarak var olma hakkını kabul etmek anlamına gelmektedir. Peki bu nasıl adil, ahlaki ve doğru olabilir ki?!Dolayısıyla iki devletli çözüm, sömürgeci güçlerin Müslümanları Yahudi varlığını kabul etmeye, işgal ettikleri Müslümanların topraklarını terk etmeye ve on yıllardır süren iğrenç işgal suçlarını görmezden gelmeye zorlamak için kullandıkları alaycı bir araçtan başka bir şey değildir!

Filistin'in tamamen kurtarılmasından daha azını kabul etmek, Allah'a, Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e ve dinimize bir ihanettir.Ayrıca mübarek toprakları diğer Müslüman ülkelerle birleştirecek, Allah'ın şeriatı ve nizamı ile hükmedecek bir devletin de olması gerekir.Bu devlet, Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafettir; zira asırlardır yaptığı gibi, adaleti sağlamaya, din ve mezhep ayrımı gözetmeksizin tebaasının haklarını ve onurunu korumaya, yönetimi altındaki herkes için barış ve güvenliği tesis etmeye muktedir olan sadece Hilafettir. Bu nedenle Müslümanlar olarak bizim, her türlü sömürgeci vehimleri reddedip bu soykırımı sona erdirecek, Filistin halkına adalet getirecek ve tüm topraklarımızı kurtaracak olan Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet Devleti’ni kurma davetine cevap vermemiz gerekir!

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا للهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasulü’nün çağrısına icabet edin.” [Enfal 24]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Esma Sıddık

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER